Bazından Seçmeler/Nedim Şener Yazdı: ‘İftira’ diye 200 kişiye dava açan İmamoğlu ‘itirafçı yol arkadaşlarına’ neden dava açmıyor?
‘İftira’ diye 200 kişiye dava açan İmamoğlu ‘itirafçı yol arkadaşlarına’ neden dava açmıyor?
19 Mart’ta rüşvet ve yolsuzluktan gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu, tutuklanmasından kısa süre sonra hakkındaki iddiaları gündeme getiren 200’den fazla gazeteci ve medya kuruluşu hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na “masumiyet karinesini ihlal ettiği, iftira içerdiği ve soruşturmanın gizliliğini bozduğu” gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu.
Soruşturma kapsamında elde edilen delilleri, MASAK raporlarını, etkin pişmanlıktan yararlananların ifadelerini gündeme getiren gazeteciler, medya kuruluşları ve sosyal medya kullanıcıları hakkında “iftira attığı” gerekçesiyle suç duyurusunda bulunan İmamoğlu, her nedense itirafçı olanlar hakkında hiçbir adım atmıyor.
Bırakın şikâyetçi olmayı ya da dava açmayı; soruşturmada tutuklanan ve kendisi hakkında İBB’deki yolsuzluk ve rüşvet çarkının başında olduğunu söyleyen “dostlarına” karşı tek bir olumsuz kelime dahi etmiyor. “Bana bu iftiraları nasıl atarsanız?” bile diyemiyor.
Dahası, yıllarca yanında sıvacı olarak çalışan ve 2014’te, Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu 2014’ten sonra müteahhitlik yapan, “kasası” diye tabir edilen isimlerden Adem Soytekin’in geçen hafta etkin pişmanlıktan yararlanmasının ardından panikle yayınladığı mesajında “yol arkadaşlarım, dostlarım” diye hitap ederken; kurnazca bir taktikle yine “sahte kahramanlık” yapmaya kalkıyor.
Önce İmamoğlu’nu itiraflarıyla bu kadar panikletenlerin kimler olduğuna bir bakalım: 230 kişinin gözaltına alındığı, 114 kişinin tutuklandığı İBB yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında Ekrem İmamoğlu’nun paniklemesine sebep olan ve “etkin pişmanlık” kapsamında ifade verenlerin isimleri şöyle: “BB İştirakler ve Bağlı Kuruluşlar Komisyonu Başkanı Ertan Yıldız, İBB Kültür AŞ Genel Müdürü Murat Abbas, Nuhoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Nuhoğlu, Karsal Örme Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Köksal’ın şoförü Servet Yıldırım, NYN Yapım ve Prodüksiyon Hizmetleri sahibi Noyan Kırmızıgül, Neva Organizasyon Şirketi sahibi Ahmet Çiçek, Beyaz İnşaat’ın sahibi Seyfi Beyaz, Panofekt, Genç Popülist Medya şirketi sahibi Eyüp Subaşı, İlbak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murak İlbak, Yapı Merkezi İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Başar Arıoğlu, Yapı Merkezi İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Erdem Arıoğlu, Yapı Merkezi İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Sami Özge Arıoğlu, Panofekt Muhasebe Müdürü Murat Bıyık, Avukat Süleyman Atik, Bilginay şirketi sahibi Aziz İhsan Aktaş, Advertcity Reklam şirketi yetkilisi Güngör Gürman, Kazzana Reklam ve Dekorasyon şirketi sahibi Hüseyin Kum, Gülaylar Grup İcra Kurulu Üyesi Mehmet İlhan Gülay, Quara Medya Reklam Organizasyon yetkilisi Hasan Özsoy, İşadamı Kabil Taşçı, Mali Müşavir Meral Çakır, Taner Gümüş, Kadir Gümüş, Altan Gözcü, Adem Soytekin’in kardeşi Ogün Soytekin, Ogün Soytekin’in koruması Murat Erenler, işkadını Nezahat Kurt, Bülent Yılmaz.”
KURNAZLIK DOLU MESAJ
İtirafçıların sayısının her geçen gün artması ve ek ifadelerle detaylı bilgiler vermesi üzerine panikleyen İmamoğlu’nun kurnazlık yaparak yayınladığı mesajı iki bölümden oluşuyordu: Birinci bölümde itirafçıların baskı ile ifade verdiği yalanının ortaya atıyor, ikinci bölümde ise yeni itirafçı olacakların önünü kesmek için onların çocuklarını, ailelerini, şereflerini gündeme getirerek suçu kendisine atabileceklerine dair sahte kahramanlık yapıyordu.
Özellikle kendisine en yakın isimler olan İBB Kültür A.Ş. Genel Müdürü Murat Abbas ile Ertan Yıldız, Adem Soytekin ve işadamlarından oluşan sayıları 30’a yaklaşan etkin pişmanlıktan yararlananlara hitap eden İmamoğlu, şu sözlerle savcılığın baskı ve tehditle ifade aldığını iddia etti: “Savcılık makamı eliyle yürütülen bu kirli kumpasta işinsanları, bürokratlarım, yol arkadaşlarım baskı, tehdit ve şantajla iftiraya zorlanıyor. Bir avuç yargı mensubunun hırsı, kini ve siyasi çıkarları uğruna tertemiz insanlar zulüm görüyor. Devletin adalet eli bir şantaj aracına dönüştürülüyor: ‘Seni mahvedeceğiz. Aileni tutuklayacağız. Çoluğundan çocuğundan yıllarca ayrı bırakacağız. Gel, iftira at, kurtul!’ Bu cümleler o karanlık odalarda yankılanıyor. SEGBİS kayıtlarında, kamera görüntülerinde, tanıklıklarda duruyor. Bunları kimse bilmiyor, bunlar gizlenecek sanmayın! Yol arkadaşlarımı, selam verdiğimiz insanları en değerli kutsalları olan aileleriyle tehdit ediyorsunuz. Mafyanın bile kullanmayacağı yöntemlere başvuruyorsunuz!”
İMAMOĞLU’NUN MAHKEME TAKTİĞİ
İmamoğlu, mesajının bu ilk bölümünde yıllardır onu çok yakından tanıyan ve yolsuzluklarında aracı olarak kullandığı kişilere kırgın ve kızgın olmadığı mesajını verirken onlara, “İfadeleri baskı, şantaj ve tehditle verdiğinizi söyleyin”; hatta mahkeme aşamasında da “baskı ile ifade verdik” demeleri yönünde mesaj veriyor.
Ama asıl önemlisi kendisini destekleyenlere “itirafçılara inanmamaları” yönünde algı operasyonu yapıyor. Onların sözlerini ve ortaya koydukları delilleri itibarsızlaştırmaya kalkıyor.
İmamoğlu mesajında itirafçı olanlardan “yol arkadaşlarım” diye bahsederken, yeni itirafçı olanlara ise “dostlarım” diye şöyle hitap ediyor:
“Buradan dostlarıma sesleniyorum: Onurunuzu, haysiyetinizi, ailelerinizi ve evlatlarınızı koruyun. Gerekirse önünüze konan o iftiranameleri düzmece olduğunu bilerek imzalayın. Hiçbirinizin çocuğunun geleceği benim özgürlüğümden daha kıymetsiz değil. Ben o imzaların yükünü tek başıma taşırım.”
İmamoğlu kendisi hakkında itirafçı olanlara karşı neden bu kadar hoşgörülü sizce!
Başka çaresi yok da ondan. Çünkü onları suçlar ve karşısına alırsa çok daha fazlasını itiraf etmelerinden korkuyor. Onları susturmak, verilmiş ifadelerini geri çektirmek için kullandığı kurnazca bir yöntem. Ayrıca mahkeme aşamasında ifadelerini çekebilecekleri umudunu taşıyor, hatta değişik kişi ve yöntemleri kullanarak onları buna zorluyor.
Mesajında ayrıca “düzmece iftiranameler” diyerek yeni ifadeleri itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Ayrıca çocuklarını, ailelerini, şereflerini de tartışmaya açıp, “yükü tek başıma taşırım” diyerek tam kendisine yakışır biçimde “sahte kahraman” rolü oynuyor.
Kaynak: Nedim Şener
- İdris Günaydın Yazdı: İbrahim Peygambere Bir Köpüklü Kahve - Haziran 28, 2025
- Edirne’de İnşaat İşçilerinin Kavgası Polisi Alarma Geçirdi - Haziran 28, 2025
- 664. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri İçin Hazırlıklar Sürüyor - Haziran 28, 2025