Ali Süzen Yazdı: Her Doğuran Anne, Gerçek Bir Anne Olabiliyor mu?
Her Doğuran Anne, Gerçek Bir Anne Olabiliyor mu?
‘Savaşta Düşmana Yenildiğiniz Zaman Değil, Onlara Benzediğiniz Zaman Mağlup Olursunuz.’
Bilge Lider Aliye İzzet Begoviç
Hayır, tabii ki insanoğlundan her doğuran anne olamıyor, maalesef..!
Niye ‘insanoğlu’ diye ayırdım?
Çünkü; hayvanlar aleminde her doğuran istisnasız ‘anne’dir, her annede doğal olarak bulunması gereken özellikler vardır, hayvanlarda…
Amma…
Ahir zaman alameti midir bilinmez ama insanoğlu kadar nankör, zalim acımasız & merhametsiz bir varlık olduğunu düşünemiyorum bile…
Bir tarafta yıllarca evlat hasreti ile yanıp tutuşan kadın, diğer yanda cahiliye devrinde olduğu gibi evladını hiç acımadan diri diri çöp konteynırına atan değil, gömen kadınsı varlık, dişi…
Siz, bu doğuran, doğurmuş kadınsı, dişi varlığa anne diyebilir misiniz..?
Bunun karşı cinsi için, yani erkek taifesi için de geçerli bu sözlerim: Her erkeğim diye sapı elinde gezen de o alete sahip olmuş olmakla baba olunamayacağını, her doğurtanın da baba yaftası ile yaftakanamayacağını, ‘yaftalama kelimesi yerine ‘adlandırma’ mı, deseydik acaba diye tereddüt etmedim diyemem, sevgili okur!
***
Aslında ve şeksiz-şüphesiz her güzellik yüce dinimiz İslâmda var.. Var da kapitalist-tüketim toplumunun tamamen ticari düşüncelerle icat ettiği
günlere, haftalara özenti de çok var. Şahsen ben, dini gün ve geceler ve bayram günleri haricinde hiçbir güne, kapitalist sistemin daha fazla tüketim amaçlı günlerine hiç ama hiç itibar etmem.
Çağdışı mıyım, yobaz mıyım, gerici miyim şimdi ben?
Bazılarına göre evet, çağdışıyım yobazım hatta ve hatta gericiyim?
Ve bütün bu yergi sıfatlarında geçen bütün her şeyin önde gideniyim..!
Neye göre, kime göre ve niçin?
Bütün bu, aferdersiniz sözüm meclisten dışarı, salakça nitelemelerin hiçbiri ama hiçbiri umrumda bile değil…
Bu, uyduruk ve kapitalist sistemin tamamen ticari kaygılarla mucidi olduğu günler, haftalar gelir geçer ve benim için değişen hiçbir şey olmaz.
Niçin mi kötü nitelemelerle seni (çağdaşı, yobaz ve gerici) yaftalıyorlar ey çağın gerisinde kalmış yobaz ve gerici, biliyor musun bari? Yada merak ediyor musun? Her ne kadar etmiyorum, bana ne, desen de ediyorsun ama belli etmemeye çalışıyorsun, hiç inkar etme!
Diyelim ki; sen yaşını başını almış birisi olarak etkilenmiyorum, diyebilirsin.
Hacı, sen istediğin zaman merak etme ama oğlun kızın, torunun ediyor. Öyleyse sana, şu kadarcık çatlatayım da o zaman belki oğlunu, kızını veya torununu daha iyi anlarsın!
Üslubum için hiç kusura bakma ihtiyar! Lafı, eveleyip gevelemeye gerek var mı?
O halde kosa ve net:
Niçini miçini yok, aydın bir insan, Avrupa ve Amerika’nın bu, sen aksini düşünebilirsin ama, çağdaş icadı olan anma günleri son derece yararlı…
Bir kere, toplumun her kesimine hitap eden günler haftalar koymuşlar.. Önce bol alışveriş sonra karşılığında fiş alabiliyor.
18 yaşına girdiklerinde özgürlüklerine kavuştukları iddiasıyla veya bizzat anne-baba baskısıyla ve muhtemelen sofradan bir kaşık yani boğaz eksiltmek düşüncesiyle evlerini, yuva&aile olamamış doğdukları ve o yaşa gelinceye kadar ister istemez birlikte yaşadıkları kişileri -dikkat edin, anne-baba abi kardeş demedim- terkederek kendi başlarının çaresine bakarak özgür ve bağımsız bir yaşam biçimini tercih ediyorlar.
Bu, batı toplumunda böyle gelmiş böyle gider, gidiyor da zaten…
Bizde ise anne-baba kutsal bir varlıktır. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim; onlara “öf!” bile denilmez, denilmemesi emredilir.
Peygamberimiz -selam ve dua onun üzerine olsun) Hz. Muhammed; ‘her kimin ki, anne-babası veya her ikisi, onun yanında ihtiyarlar da onların, yani kendilerini cennete götürecek kişilerin hayır duasını almazsa, o kişinin burnu yerde sürünsün!’ buyurmaktadır.
Bu durumda, yılda bir kez anne-babasını hatırlayarak onlara hediyeler alması yadırganamaz.
Bizde ise her gün anneler günüdür.
Annelerimizin ayaklarının altına ‘cennet’ serilmiştir.
Hadi gel de, sizi ebedi alemde elim(feci) bir son’dan kurtaracak, kurtuluşunuza vesile olacak anne-babanızı baş tacı etmeyin!
Yalnız, bu satırların yazarı bir baba olarak şu sitemde bulunmadan da edemeyeceğim: “Babaları üvey evlat konumuna lütfen düşürmeyin.”
‘En son babalar duymasın!’
Yeşil feminist bir STK olan Kadem nam derneğin de zorunlu olarak itiraf ettiği, etmek zorunda kaldığı gibi Kur’an’a tamamen aykırı bir takım düşüncelerinin yasalaştırılarak bu Kur’ani toplumun çanına ot tıkanmasına, o çok övündüğümüz toplumun temeli olan aile yapımızın onulmaz bir şekilde tahrip edilmesine en başta sorumlu/yetkililerin müsade etmemesi lazım gelir, diyeceğim ama maalesef üzülerek söylüyorum: O sorumlu/yetkililerin koşar adım bu tahribata kucak açtıklarını, çalıştıklarını büyük bir hüzünle seyretmeye tahammül edemez haldeyim/z.
Mesela, nedir o “kadının beyanı esastır” zırvalığı.. 6284 sayılı kanun…
“Süresiz nafaka” zulmü! Var mı bunun dinde yeri..?!!
Haramın dik âlâsı bu felaket ve erkeklerin idam fermanı olan bu uygulamanın yol açtığı tahribatı, kör gözler bile görür, tabii, gönül gözüyle…
Aile Yılı ilan etmekle aile kurtulur mu sanıyorsunuz?
Konuyu daha fazla saptırmamak için şimdilik burada kesiyorum.
Son sözüm: Evet, anneniz sizi 9 ay karnında taşımıştır. Evet, annenin evladı üzerinde babaya göre 3 kat daha fazla hakkı vardır.
Vardır, ama baba da evin direğidir. Direk kırılırsa ortada aile maile kalmaz.
Evlatlara tavsiyem: Babanızın hayır duasını almaya bakınız. Anne sizi çabuk affeder ama babanızı incittiniz mi sizi, anneniz dahi kurtaramaz ve ne bu dünyada ve ne de ahirette iki yakanız bir araya gelmez!
Çünkü; Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur:
“Babanın evladına duası, Peygamberin ümmetine yaptığı dua gibidir.”
Bir Peygamberin duası geri çevrilir mi?
Allah(cc), hiçbir peygambere kabul etmeyeceği duayı yaptırmaz.
Siz, siz olun ne yapın edin babanızın hayır duasını almaya bakın.
Kaynak: Ali Süzen, Edirne-11 Mayıs 2025
- Cengiz Genç Yazdı: Her Nefes Bir Mucize: Atmosferin Gözden Kaçan Hikmeti!!! - Mayıs 12, 2025
- Reşat Nuri Erol Yazdı: AKEVLER KOOPERATİFİ / İsmail Hakkı Satoğlu-3 - Mayıs 11, 2025
- Ali Süzen Yazdı: Her Doğuran Anne, Gerçek Bir Anne Olabiliyor mu? - Mayıs 11, 2025
Güzel bir yazı, tesbit, yorum olmuş
Teşekkürler üstad
Güzel bir yazı, tesbit, yorum olmuş
Teşekkürler üstad
Emeğine sağlık