Reşat Nuri Erol Yazdı: Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-1
Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-1
Yine yaz aylarındayız ve yine ormanlarımız cayır cayır yanıyor…
Orman Bakanlığı, Genel Müdürlüğü şaşkın, halk üzgün, medya öfkeli…
Biz yıllardan beri bu konuda da tedavi, çare ve çözümlerimizi yazıyoruz…
Yetkililerin artık ‘çare ve çözüm önerilerimizi’ dikkate alması dileklerimizle…
Nitekim en son dört yıl önce, yine ülke çapındaki orman yangınları sebebiyle, 2-8 Ağustos 2021 tarihleri arasında bu köşede “Orman yangınları; önce teşhis, sonra tedavi-6” başlıklı tam altı adet köşe yazısı yazdım; ilgili ve yetkililerin istifade edip gerekenleri yapması -onlar ilgilenmezse halkın ilgilenip bilgilenmesi- dileklerimizle…
Adil Düzen Çalışanları olarak hem bir bütün olarak “Adil Düzen” hem de özel olarak “Adil Ekonomik Düzen” ve özellikle de yaşamakta olduğumuz her türlü afetlerle ilgili genel uyarı ve hatırlatmalarımızı bir kere daha yapıyoruz; ilgililerin ilgilenmesi dileklerimizle…
Bu seneki orman yangınları vesilesiyle farklı sorularla başlayalım:
-Bu yangınlar doğal sonuç ve/ya sabotaj mı?
-Yoksa hatalı bir mülkiyet sisteminin doğal sonucu mu?
-Ya da her konuda olduğu gibi bu konudaki sistemsizlik sebebiyle mi?
-Yani hayatın dört ana alanında da var olan ‘Sosyal Tufan’ sonucunda mıdır?
***
Türkiye’de bu konuda da uygulanan sistem sebebiyle ormanlar sahipsizdir.
Sahibi devlet görünür ama ne halk bilir ne de bürokrasi gerçekten sahiplenir.
Ormanlarımızın gerçek koruyanı yoktur, sahipleneni yoktur, kollayanı yoktur.
Haliyle ormanlarımız cayır cayır yanar, sonra da külleri üzerinden ihaleler yapılır.
Veya -her yangından sonra olduğu gibi- ‘yeniden ormanlaştırma adımları’ ile tekrar yanmak üzere korunur yani ‘merkezi yönetim’ ile orman alanları gerektiği gibi ne devletin ne de halkın istifadesine sunulabilir; orman köylüleri bile köylerindeki ormandan yararlanamaz!
-Hem orman köylüleri hem de diğer köylüler köylerini neden terk ettiler?
-Ülkemizde yüzlerce yıldır meskûn olan köylerimiz neden boşaldı?
-Oysa bu köyler, bu topraklar, bu ülke, bu vatan bize emanettir.
-‘Emanet Sistemi’ ise ‘Ortaklık Hukuku’ ile kurulabilir.
-Emanetleri de ehline mutlaka vermek gerekir.
-Kur’an yani Allah böyle emrediyor.
“Allah size emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder.” (Nisa Suresi 58. ayet)
***
ORMANLAR YANIYOR, ARTIK ‘ORMAN SEMTLERİ’ KURULMALI
Her orman coğrafi olarak en uygun şekilde bir ‘Orman Semti’ olsun.
Bizler elli yılı aşkın bir süreden beri üretim temelli çözümler öneriyoruz.
Orman yangınlarının sebebi merkeziyetçilik, çözümü ise yerinden yönetimdir.
Nasıl apartmanların yöneticileri var; aynı şekilde ormanların da maliki olmalı.
Bu malikler tek tek sadece bireyler değil, ‘Orman Semt Kooperatifleri’ şeklinde örgütlenmiş olan bizzat o yörenin sakinleri orman köylüleridir yani halkın kendisidir.
Öneri: Her 1000 dönümlük orman bir ‘Orman Semti’ olarak tanımlanmalıdır.
Bu alan yüz parsele bölünerek orman köylüsü olan yüz aileye tahsis edilmelidir.
Her aile mevcut orman dokusunu korumakla yükümlü olur; üretip geliştirdiklerinin yarısı kendilerine, yarısı orman işletmesine kalır. Devlet vergisini orman işletmesinden alır, halk ise vergisiz ve KDV’siz ürünlere doğrudan ulaşır. Böylece halk yani orman köylüsü ormanına sahip olur; korur, gözetir, üretir ve geçinir…
Yangın çıkar mı? Çıksa da anında söndürülür. Çünkü orası artık halkın evidir. Otu alınmış, kozalağı toplanmış, keresteliği ayıklanmış. Kurusu odun olmuş orman ne kadar yanarsa o kadar elbette yanabilir ama böyle facia seviyesinde yanması zordur. (Devamı var)
Kaynak: Reşat Nuri Erol
- İsa Kılıç Yazdı: Cuma Günü… - Ağustos 1, 2025
- Reşat Nuri Erol Yazdı: Yine orman yangınları yine ‘çözüm önerileri’-1 - Temmuz 31, 2025
- Edirne’nin Asfalt Yol Altında Kalan Tarihi Köprüsü - Temmuz 30, 2025