Edirne Karadenizliler Derneğinde Ne Yaşadım ?
EDİRNE KARADENİZLİLER DERNEĞİNDE NE YAŞADIM?
Günlerden 01 Mayıs 2018, Pazartesi…
Komşumuzun sevimli mi sevimli, konuşkan mı konuşkan 03 yaşındaki kızı Ece ile evden hemen yakınımızdaki Karadenizliler Çocuk Parkına gitmek üzere çıktık. Onu parkta çektiğim ve ” çok mutluyum dede” diyen videolarından az çok tanıyorsunuz.
Çocuklar mutluysa anne-babalar, komşu da olsa dedeler de çok mutlu olurlar. Mutlu büyüyen, sevgi dolu büyüyen çocuklar, yarınlarda mutlu bireylerden oluşan bir toplum oluştururlar, çünkü.
Hem zaten Alemlere Rahmet olarak gönderilen sevgi, şefkat ve barış elçisi Efendimiz de; “çocukları olan onlarla çocuklaşsın, oynasın, beraber bolca vakit geçirsin!” buyurmuyor mu mealen.
Bir iki ufak işimi hallettikten sonra kendimizi Ece ile parkta bulduk. Parkta bizden başka hiç kimseler yoktu. Bir anne ile biraz büyükçe oğlu da bizden sonra geldi ama park çalışanlarından biri parkın kısa bir süre için kapalı olduğunu söyleyerek ona müsade etmediler. Etrafa şöyle bir göz gezdirdim, bir telaş, bir hazırlık olduğunu gördüm ama üzerinde durmadım. Kendime ve hemen yan masada oturan ve Edirne Belediyemizde Basın ve Halkla ilişkilerde çalıştığını sonradan öğrendiğim bir genç kızla delikanlıya da çay söyledim. Bir müddet sonra gençlerden biri ayağa kalkarak Başkan’ımız geldi, dedi. Baktım Recep Gürkan Başkan resmi aracından iniyor. Hemen ardından da Edirne Valisi Günay Özdemir, Tugay veya Jandarma Komutanı (tanımadığım için yanlış bilgi vermiş olmayayım), İl Genel Meclisi Başkan’ı Mehmet Geçmiş ve diğer İl Müdürleri ve davetliler yerlerini aldılar. Yemek varmış, meğer…
Ben, basın olayını hobi olarak yaptığım, aktif ve sorumlu vatandaş pozisyonunda olduğum için hemen tabletimle olayı fotoğraflamaya başladım. Sayın Valimize de afiyet olsun diyerek, an itibariyle yemekteler, şeklinde paylaşım yapacağımı ifade ettim. Sayın Valimiz son derece nazik bir tavırla bunu mümkünse paylaşmamamı rica ettiler. Bu nazik ricaya uyarak ben de bu konu ile ilgili bir paylaşımda bulunmadım. Bu durumda şunu ihsas etmiş oldu Sayın Vali; davetinize uyarak yemeğe katılırım ama basına haber verilmesin, ricamdır!
Biz Vali Beyle diyalog içindeyken arkadan dernek başkanı Yunus Ekşi’nin sesini ve şöyle dediğini işittim: Sayın Valim, Ali Bey’e biz haber vermedik. Bizim bu duruma bir dahlimiz yoktur. Bunu duyunca ben de; bağımsız ve bağlantısız sade ve aktif bi vatandaşım, dedim.
Davetliler yemeklerini bitirip kalktılar. Karadenizliler Derneği Başkan’ı Yunus Ekşi, ‘Ali Abi sen de nereden çıktın, diye bana yüksek sesle ve biraz da kızgın ve kaba bir ifade ile konuşunca, Ece’yi hava alması, oynaması ve mutlu olması için parka getirdiğimi belirttim. Yine Başkan, burası özel bir alan, ne hakla fotoğraf çekiyorsun? deyince canım sıkıldı ve burası halka açık bir yer ve ben de haber değeri taşıyorsa fotoğraf çekebileceğimi ve bunu da yazabileceğimi ifade ettim.
Başkan yine buna hakkım olmadığını, kendisinin buna izin vermeyeceğini, veremeyeceğini, gerekirse buraya sadece üye olanların girebileceğine dair karar alacaklarını söyledi. Bunun üzerine ben de “nasıl bilirsen öyle yap, derneğin de parkın da senin olsun diyerek mekanı terk ettim.
Yunus Ekşi, sosyal bir insan. İnsani ilişkilere değer veren, kişilerin mutlu ve acı günlerinde yanlarında olan, olmaya çalışan bir insan tanıdığım kadarıyla…
Amma; zaman, zaman böyle de kırıcı, kaba ve kendisine hiç yakışmayan söz ve davranışlarda bulunabiliyor, ne yazık ki!
Ne diyelim, hangimiz dört, dörtlüküz ki!
- Esnaftan Kredi Faiz Artışlarına Büyük Tepki! - Mayıs 16, 2024
- Bisikletlilerin feryadı: “Bana çarparsan ölürüm” - Mayıs 16, 2024
- Lâ Edrî Yazdı: Recep Tayyip Erdoğan’ın Değişim Açmazı - Mayıs 16, 2024
